19 Şubat 2013

Alıntı Yazı

İlgimize hoşumuza giden, ekonomiyle ilgili ufak detayları sunan bir yazıyı sizle paylaşmak istiyorum.

İbrahim Öztürk-Zaman


Abe-nomics mi Abe, ne komik mi?

20 senedir üzerinde çalıştığım Japonya’ya gelince acaba hangi konuları yazayım diye düşündüm.
İlki hiç düşünmeden hemen kendisini dayattı bile: Dededen (Kan Abe) ve Babadan (eski başbakan Shintaro Abe) siyasetçi olan Shinzo Abe, 20 senedir rotasını kaybetmiş bir gemi gibi sürüklenen Japonya’nın başbakanı oldu. ‘Kur savaşları’ iddialarının gölgesinde geçen hafta Moskova’da toplanan G-20 liderler zirvesine cebinde dünyada ve ülkesinde tartışmaya yol açan ‘Abe kararlarıyla’ gitti.
Sorun ve alınan kararlar şöyle: 20 senedir ortalama yüzde 1’in altında büyüyen, daha doğrusu büyüyemeyen ekonomi, üç çeyrektir üst üste küçülmeye devam etti. Bütün harcamalar boşa gitmiş gözüküyor. Bütçe açığı GSYH’nın yüzde 10’unu, kamu borçları da yüzde 225’ini geçti. 2012’de dış ticaret açığı 80 milyar dolara yakın. Tsunami felaketi sonrası 50 santralin devre dışı kalmasıyla yakında enerji üzerinden açık çok daha artacak.
6 senedeki 7’nci başbakan olan Abe, haleflerinin yaptığı gibi, ayağının tozuyla 116 milyar dolarlık bir teşvik paketi açıkladı. Bunu altyapı ve şirketlere kullandıracak. Aynı şekilde Japonya Merkez Bankası da artık milyarlarca dolar para basacağını açıkladı. Piyasaya bol likidite sürerek son yıllarda aşırı değerlenen yenin değerini düşürüp daha rekabetçi yapmak istiyorlar. Böylece ekonominin yüzde 2’ye varan oranda canlanması, 600 bin kişiye istihdam, yüzde 2’ye kadar da bir enflasyon oluşturmak istiyorlar. Para basma kararından sonra yen yüzde 15 oranında değer kaybetti. Tokyo Borsası da çıkıyor.
Bugüne kadar bütçe açığı verip borçlanarak ekonomiyi canlandırma çabalarından sonuç alamadığı gibi, gün geçtikçe, Batılıların ‘no men’s land’ dediği, ‘yolun kervanın geçmediği şoselere’ vuran Japonya, bize göre çok büyük gecikmelerden sonra nihayet farklı bir adım atmış gibi. Bunda da bir strateji değil, ‘herkes yapıyor biz de yapalım’ kokusu alıyorum ya, neyse!
Japonya ‘enflasyon’ kelimesinden o kadar çok tırsmış ki, 1990’lı yılların sonunda bir ara ekonomi çıkış sürecine girmiş gibi gözüktüğünde hemen faiz oranını artırmışlardı. Uçağın tekerleri daha yerden kesilmeden bu şekilde frene basılınca ekonomi çok sert ve olumsuz tepki verdi ve ülke yeniden bir durgunluğa girdi.
Enflasyon sorunu olmayan, tersine deflasyon-durgunluk sarmalındaki bir ülke neden para basmaktan bu kadar korkar, anlaşılır gibi değil. Muhtemelen Amerika izin vermedi de ondan. Çünkü para basanlar, başlıca ticari ortakları karşısında böylece rekabette öne geçiyorlar ve ticarette mevcut dengeyi lehine değiştirmiş oluyorlar. Nitekim Rusya, ABD ve Çin ağız birliği etmişçesine hemen tepki gösterdi. Ele verir talkını, kendi yutar salkımı. ABD ve AB oluk olup para basarken ve bunu uzun süre daha yapacağını açıklamışken bu tepki çifte standart ötesi bir şey.
2009 krizinin başından beri yapılan G-20 zirvelerinde havanda su dövüldüğünü, sıraladığımız reçetenin tek tek yerine getirilmemesi durumunda nelerin olacağını defalarca ve detaylı bir şekilde yazdık. Bunlardan biri de şimdi herkesi tedirgin eden kur savaşları ve ticari korumacılıktır ki, başladı bile.
Yendeki değer kaybı ihracatı artırması, şirketlerin Japonya’yı terk etmesinin önüne geçilmesi, istihdamın korunması, hatta oluşan gelir ile şirketlerin işçi çıkarmaktan ve ücretleri düşürmekten vazgeçip yeni işçi alması ve ücretlere az da olsa zam yapması, son tahlilde bunun iç talebi canlandırması bekleniyor. Japonların son 20 senede oluşan, kötümser beklentilere dayalı bir kasılması var. Bu kültür devam ederse, para harcamaya verilmeyen tepkinin yukarıdaki senaryoda ortaya çıkması zor.
Umarız bu sefer tutar da Japonların ABD Başkanı Ronald Reagan’ın Reaganomics’inden esinlerek uydurdukları Abenomics’i, Abe, ne komik olmaz! i.ozturk@zaman.com.tr

Kaynak: http://www.zaman.com.tr/ibrahim-ozturk/abe-nomics-mi-abe-ne-komik-mi_2055094.html

9 Şubat 2013

Teknik Analizi Uygulamak

Sevgili hissedarlar, teknik analiz öğrenmesine ek olarak uygulaması da hayli zor olan bir analiz yöntemidir.

Buna yönelik çeşitli yerlerde zaman zaman eğitim verilmektedir. Yine ücretli programlardan da istifade etmek mümkündür.

Yine çok pratik bir program da ücretsiz olarak www.paragaranti.com da sizin hizmetinize sunulmaktadır.

Siteye girdiğiniz zaman sağ alt kısımda hisse seçme kısmından teknik analizi tıklayarak bu kullanışlı ve ücretsiz java uygulamasını kullanma şansına sahip olabilirsiniz.

20 Ağustos 2011

Hissedarlar

http://hissedarlar.net
yeni adresimiz..

Tahminler, Sonuçlar

15 ağustos tarihli önerilerimizden bir kaçı hedeflediğimiz fiyatların çok üstüne çıkmıştı. Fakat son iki gündür süren küçük artçılara dayanamayıp yıkıldılar, etkilendiler.
Genel itibariyle sağlam önerilerimizin olduğu bir hafta olduğunu söylemek mümkün.

Blogumuz, wordpress.com aracılığıyla taşınacak. Hissedarlar.net adını alıp daha da büyüme çabasına girecek.

Biz yine buralardayız ama değişim başladı.

18 Ağustos 2011

FENER; Son Gelişmeler

FENER hissesi sitemize giren bir çok yatırımcı için önem taşıyor. Ve bu amaçla FENER'den sıklıkla bahsetmeye çalışıyoruz.

FENER'de son durumlar iyi ama orta vade için. Endeksin daha toparlanmasını beklemeden teknik grafik koymak yersiz. Ama son 3-4 gündür yükselen fiyat hareketi teknik indikatörlere gayet iyi yansımış durumda.
Ve şuan olması gereken fiyatının rahatlıkla 70 üzeri olduğundan bahsedebiliriz.

Eğer fiyat 40'lardayken hisse sağlam yatırımcılarda toplanmışsa, onu uzun vadede iki katından aşağıya satmayacaklarına bahse girebiliriz.

Bekleyip göreceğiz.